28 Mayıs 2013 Salı

Eski Ekmek Kutusunun Dönüşümü

Havalar ısınınca boyamalar daha cazip geliyor. Hava güzel olunca kendimi balkona atıyorum, boyalarımı da alıyorum yanıma. Hem dışarıyı seyrediyorum, hem de boya yapıyorum. Boyamalarımı yaza almamın en önemli sebebi de vernikleme işinin olması. Özellikle yat verniği öyle fazla kokuyor ki vernik işini ancak bahçede yapabiliyorum.
Yine bir geri dönüşüm oldu bu boyamam. Dönüştürdüğüm ekmek kutusu tam 13 yıllık. Yeni evlendiğimde altta bulunan minicik çekmecesine kanarak almıştım. Kısa bir süre sonra bunun hiçbir işe yaramadığına karar vererek yeni bir ekmek kutusu aldım.

Bunu depoya kaldırdım. Ama bir türlü atamadım. Tayinler nedeniyle tam 5 ev değiştirdim. Salon koltuklarımı bile attım, buna dokunmadım. Boyama işine başladığımdan beri de aklımdaydı aslında bu kutuyu boyamak ama fırsat olmadı bir türlü. Geçen gün yeniden gözüme takıldı. Boyamaya ve istediğim gibi olmazsa atmaya karar verdim.
Her tarafını beyaza boyadım. Mika olmasına rağmen boyamada sorun çıkarmadı. Birkaç kat boyadan sonra maskeleme bandı kullanarak kapağındaki çizgileri ve kenarlarını beyaza boyadım. Sonra da tam tasarladığım şekilde resimleri buldum, hamurla kabarttım, yapıştırdım.

Üzerindeki ve yanlarındaki kareli deseni maskeleme bantlarıyla da yapabilirdim ama fazla oyalanmak istemediğimden internetteki ücretsiz paylaşım izni veren scrapbooking sitelerinden kopyaladım. Çıktı aldım ve yapıştırdım.





Bu resmi yapıştırmadan önce kavanozun ağız yerine gelecek kısmın altına doğal rafyaya benzeyen bir ip geçirdim, sonra yapıştırdım. İyice kuruyunca da fiyonk yaptım.
 

Bu işe başlamadan önce ne yapmayı planladıysam hepsini yaptım. En son da spray vernik attım.

İyi ki atmamışım bu kutuyu. İyi ki yıllardır her ev taşırken eşimin atma girişimlerine karşı kahramanca savunmuşum. " Baaak , işte ben bunun için atmamıştım" diyebilirim artık.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder